AVRUPA TATİLİNİZİ UNUTULMAZ KILACAK 5 KONSER SALONU

Amsterdam | Paradiso

Sadece bir etkinlik arayışında olanların değil, Amsterdam’ı ziyaret eden herkesin bu deneyimi yaşaması şart! 19. yüzyıldan kalma bir kiliseden konser salonuna çevrilmiş olan Paradiso’da dünyanın en büyük yıldızlarını sahnede dinlerken, vitraylı camlardan yansıyan ışıklarla büyülenmemeniz mümkün değil çünkü. Geniş bir dans pistinin yanı sıra tüm giriş katını çevreleyen balkondan da konser deneyimini yaşayabileceğiniz Paradiso’da aynı zamanda daha sessiz bir ortamda sosyalleşmek isteyenler için de özel bar ve kafe bölümleri yer alıyor. Paradiso’da sahne almış isimlerin listesine göz attığınızda Grammy Hall of Fame’e baktığınızı düşünebilirsiniz: The Rolling Stones, U2, Pink Floyd, Metallica, Adele ve Lady Gaga, Paradiso’nun konuklarından sadece birkaçı. Özellikle cuma ve cumartesi geceleri siz de en sevdiğiniz şarkıcı, grup ya da dj’lerden birini canlı dinleyebilir, ya da çarşamba ve perşembe geceleri bir gelenek haline gelen Noodlanding! adlı club-gecesine katılmayı deneyebilirsiniz. Paradiso’nun en uzun soluklu etkinliği olan Noodlanding!, hafta ortası olmasını umursamadan çılgınca dans etmek isteyen genç Hollandalıları bir araya getiriyor.

Barselona | Sala Apolo

Burası, tam anlamıyla bir punk cenneti! Barselona’nın eğlenceli ve hareketli gece hayatının en önemli parçalarından Sala Apolo, konuklarını iki ayrı bölümünde ağırlıyor. Eğer başta punk-rock olmak üzere farklı türleri dinleyerek, sabaha kadar durmadan, neon ışıklar altında diğer müzikseverlerle dirsek dirseğe dans edeceğiniz bir konser deneyimi yaşamak istiyorsanız ana salonu, eğer rahatça içkinizi yudumlamak ve güzel müzik eşliğinde arkadaşlarınızla sohbet etmek istiyorsanız diğer bölümü tercih edebiliyorsunuz. Eğer Sala Apolo’ya tek bir gecenizi ayıracaksanız, bunun pazartesi olmasını öneriyoruz. Çünkü bu gecelerde önce coşkulu Anti-Karaoke etkinlikleri, ardındansa yıllardır genç rockçıları bir araya toplayan Nasty Monday partileri bir gelenek olmuş durumda. Diğer gecelerdeyse sürprizlere açık olabilirsiniz, sahnede bir reggae grubu da olabilir, hevay-metal de… Ama dinleyeceğiniz müzik ne olursa olsun, hayatınızın en unutulmaz gecelerinden birini geçireceğiniz kesin.

Berlin | Columbiahalle

Berlin gece hayatıyla bu kadar ünlüyken, size unutulmaz bir deneyim yaşatacak konser salonlarından biri de tabii ki bu şehirden olacak. Dışarıdan baktığınızda, görkemli cephesi ve büyük demir kapılarıyla terk edilmiş bir okulun spor salonu olduğunu düşünebilirsiniz fakat bu tarihi, yüksek tavanlı bina gezegenin en ateşli gecelerine ev sahipliği yapan bir konser salonu. Columbiahalle’nin en büyük özelliği, size çok-duyulu bir konser deneyimi sunuyor olması; mekan, dünyanın en iyi akustiğe sahip salonlarından biri olarak nam salması bir yana, ışık şovlarıyla da ünlü. 1998’de bir restorasyon sonrası açılan Columbiahalle, Berlin’in hareketli gece hayatına yakışır dev isimleri konuk etmiş: Örneğin Interpol, Skrillex, deadmau5 ve Snoop Dogg. Modern iç tasarımı, balkonları, gizli odaları ve içki bahçesi gibi keşifler vadeden 3500 kişilik bu konser mekanı, sürprizlerle dolu!

Londra | O2 Academy Brixton

Londra’daki, bu dekorasyonuyla dikkat çeken mekan, 1920’lerde The Academy adıyla biliniyor ve bir sinema ve tiyatro salonu olarak kullanılıyordu. 1983’de yenilenerek bu halini ve The O2 Academy Brixton adını aldıktan sonra ise sadece Londra’nın değil dünyanın en önemli konser salonlarından biri oldu. Konserlerin yanı sıra birçok müzik videosunun çekim mekanı olarak da kullanılan salonu bugüne kadar ağırladığı isimler arasında efsanevi şarkıcı ve gruplar var: Madonna, The Clash, Sex Pistols ve daha fazlası… Yaklaşık 5000 kişinin konser izleyebildiği mekanda, alt kat 4000’e yakın dans etmeyi ve kendini müziğin ritmine bırakmayı tercih eden izleyiciye, daire şeklindeki üst kat ise oturma alanlarına ayrılmış. Londra’nın konser takviminin ve gece hayatının vazgeçilmezlerinden olan The O2 Academy Brixton, aynı zamanda bünyesinde olduğu The Academy Music Group’un düzenlediği kulüp gecelerine de ev sahipliği yapıyor. Mekan New Musical Express tarafından 12 kez “Yılın Konser Mekanı” seçilmiş.

Paris | Olympia

Olympia’yı duymayanınız var mı? Muhtemelen hayır. Çünkü açıldığından bugüne Dalida’dan Édith Piaf’a, Michael Jackson’dan The Beatles’a, The Rolling Stones’dan Lady Gaga’ya Fransız ve dünya müziğin en büyük yıldızlarını konul etmesi bir yana, ülkemizden Ajda Pekkan, Bülent Ersoy ve Tarkan gibi sanatçıların Olympia konserleri de sık sık haber olmaya devam ediyor. Paris’in halen kullanımda olan en eski canlı konser salonu olma özelliği taşıyan Olympia, 1888 yılında, ünlü Moulin Rouge’un kurucuları tarafından açılmış. 1954 yılındaysa müzisyen ve prodüktör Bruno Coquatrix mekanın işletmesini tek bir amaçla devralmış: Dünyanın en büyük yıldızlarını Paris’e getirmek. Görünen o ki, başarmış da! Yaklaşık 2000 kişinin bir arada konser izleyebildiği ikonik Olympia’da sahne alan isimler arasına her geçen gün yenileri eklenmeye devam ediyor.